Blog

Beyaz Bastonun Önemi

Pencerenin pervazlarına dirseklerini koymuş ve başını iki elinin arasına alarak hüzünlü bir yüz ifadesiyle dışarıyı izleyen, gözünde siyah gözlük olan görme engelli bir erkek çocuğunun çizimi var. Bu çizimin yanına bir konuşma balonu yapılmış ve içine beyaz baston görseli konulmuş. Burada beyaz baston kullanmayı öğrenmeyen çocuğun evde hapis kalıp üzüldüğüne işaret edilmiş. Görselde şunlar yazıyor: Beyaz Baston Neden Önemli? Baston olmazsa olmaz mıdır? Beyaz baston gerçekten e bağımsızlığın sembolü müdür. Bunların dışında Emo Teknoloji logosu, web sitesi ve sosyal medya adresleri, görme engelliler, bedensel engelliler, az görenler için ürün satışı yapıldığı bilgisi var.

Bağımsızlığın ve güvenliğin sembolü olan beyaz baston, görme engelliler için vazgeçilmez bir araçtır. Ne üzücüdür ki ülkemizde beyaz bastonun önemi oldukça geç fark edilmiştir. 60’lı, 70’li, 80’li yıllarda tüm dünyada bastonlara özel çalışmalar başlatılıp önemine vurgu yapılırken ülkemizde herhangi bir çalışma yapılmamıştır. O günlerde yapılmayan çalışmaların acısını hâlen çekmekteyiz. Bugün hâlâ beyaz bastonun önemi tam anlatılamamakta ve eğitimi düzgün biçimde verilememektedir. Bu sebepledir ki, görmeyen kimselerin birçoğu beyaz baston kullanmaktan utanç duymaktadır.

Günümüzde görme engelli okullarında ve rehabilitasyon merkezlerinde beyaz baston eğitimleri verilmektedir. Ancak işin sosyopsikolojik kısmına yeteri kadar inilmediğinden baston kullanma konusunda isteksizlik meydana gelmektedir. Baston kullanmadan gezen görme engellilerin düşme, çarpma, yaralanma ve sakatlanma gibi kazalarla karşılaşma ihtimali, baston kullananlara göre epey yüksektir. Bu sebeple baston kullanma bilincini ailelere ve çocuklara yerleştirmek gerekir. Çevrenin süreci zorlaştırmaması için farkındalık çalışmaları yapılmalıdır.

Baston kullanmaya küçük yaşlarda başlamanın meleke kesbetmek (çabuk beceri kazanma) bakımından oldukça önemi bulunmaktadır. Kendi başına gezebilme yetisi kazanan görme engellilerde motor beceriler daha hızlı gelişir. Vücut azaları daha sağlıklı olur. Kişiye özgüven gelir. Bu vesileyle etkinliklere özgürce katılabilir ve sosyalleşme fırsatı yakalar.

Oryantasyon ve Mobilite Eğitimi

Görme engelli bir kimsenin kendi başına gezebilmesini kolaylaştıran en önemli eğitim, hiç şüphesiz oryantasyon (uyum) ve mobilite (hareket) eğitimidir. Bu eğitimler sayesinde kişiler, her çeşit işaretleri, ipuçlarını kolayca yorumlayabilir; böylece yönleri kolayca tayin eder. Dönüşleri fark eder. Uzaklık-yakınlık ilişkisini kavrar. Seslerden, kokulardan yararlanarak çevresini algılayabilir. Edindiği bilgi ve teknikleri kullanarak bağımsız ve güvenle hareket edebilir. Kişi duyularını kullanarak kendi konumunu, pozisyonunu algılar. Uzaysal algısı gelişerek çevresindeki önemli nesnelerle güzergahların ilintisini anlar. Rahat biçimde ve güvenle hareket edebilme duygusu pekişir.

Bu eğitimler sayesinde görme engelliler duyduğu bir sesin ne yönden geldiğini, ne olduğunu, sesin uzaklığını düşük yanılma payıyla tahmin edebilir. Bu beceri sayesinde yere düşürülen bir nesne bulunabilir. Bir caddeden karşıdan karşıya geçerken gelen araba seslerini dinleyerek ne kadar uzaklıkta olduğu, hangi yönden geldiği anlaşılabilir. Durakta beklerken arabaların sesinden yaklaşan bir aracın otobüs olup olmadığı fark edilebilir.

Eğitimler bilişsel, çevresel, bedensel ve konumsal kapsamı olan ve süreklilik taşıyan bir süreçten geçerek yapılır. Görme engelli kimseler için eğitimin temelinde şu üç soru yatar:

Ben şu an neredeyim?
Nereye gitmek istiyorum?
Nasıl gidebilirim?
Cevapların hepsi eğitimin sonunda kazanılan beceriyle verilir. Görme engellilern bir yerden bir yere giderken, örneğin sahanlıktan çıkarken merdiven basamaklarını saymaz. Pratik yapa yapa görenler gibi basamakların ne zaman başladığı ve bittiği hafızasına yerleşir. Hareketler artık alışkanlık hâlini alır. Bunun gibi bir yerin ne kadar uzakta olduğunu vb. de böyle algılar.

Yardımcı İşaretler

Görme engelliler zemindeki farklılıkları baston yardımıyla anlar. Hakeza çevredeki başka işaretlerden de faydalanır. Etraftaki her türlü sesler, inişler, yokuşlar, dönüşler, sokak boşlukları, sokak sayıları; kasap, manav, balıkçı, pastane, lokanta, kuruyemiş dükkanlarından gelen kokular ve sesler o anda nerede bulunduğunu anlamasına yardımcı olan ve istediği yeri bulması konusunda yardımcı olan işaretlerdir.

Kendi başına gezmeyi alışkanlık hâline getiren görme engellinin zihninde gittiği yolların bir haritası, planı oluşur. Karşılaştığı bütün işaretleri, dönüş yönlerini, geçtiği sokak sayılarını, duyduğu sesleri, yürüdüğü iniş çıkışları, iki yer arasındaki uzaklıkları ezberler.

Söz uzadı, görme engellilerin baston eğitimi nasıl olmalı, baston çeşitleri neler gibi konular artık bir sonraki paylaşıma kaldı… 😊

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir