Kabartma Ekran Hayatımı Değiştirdi

Değerli  kardeşlerim ve sevgili kader arkadaşlarım! Adım Bekir Koçak. Ben de sizler gibi görme engelliyim. Bazılarınızın yaşıtı, çoğunuzun da ağabeyi sayılırım. Yani sizden birisiyim. Fakat, görme engelli olmam nedeniyle asla hayatımdan şikayetçi değilim.

Değerli arkadaşlarım! evet şikayetçi değilim dedim, çünkü: alemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Peygamber efendimiz (sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem) bir hadisi şeriflerinde şöyle buyuruyorlar:

“Men amene bilkaderi, emine minel-kederi.”

Yani: “Kadere iman eden, kederden emin olur.”

Kur’an’ı Kerim’de ise: 114 surede kendini bizlere -Rahman ve Rahim- isimleriyle tanıtan ve taktim eden, yarattıklarına karşı da çok şefkatli, merhametli ve çok da cömert olan yüce Mevla’mız En’am suresi 160. ayette mealen bakınız ne buyuruyor:

“Kim Allah’a bir iyilikle gelirse, ona on kat ecir (on kat ödül) vardır. Kim de bir kötülükle gelirse, ona da misliyle bir kat karşılık vardır. Hiçbir kimseye asla zulüm ve haksızlık yapılmaz.” (En’am suresi 6/160)

İnşirah suresi 5. ve 6. ayetlerde ise: yine mealen şöyle buyruluyor:

“Allah, her zorluğun arkasından size bir de kolaylık verir.” (İnşirah suresi 94/5-6)

Güzel kardeşlerim! bu ayetlerden anlıyoruz ki: Rahim ve Rahman olan Allah, bütün ibreleri, artıları biz kullarının lehine çeviriyor. En az bire on kat karşılık vererek mükafatlandırmak istiyor. Çünkü Rabbimiz, kullarını çok seviyor. Çok da ikramda bulunuyor… Ayrıca denemek, sınamak ve imtihan etmek için, daha da önemlisi, kullarının manevi makamlarını yükseltmek için önüne koymuş olduğu tüm engelleri, zorlukları kaldırarak işlerini kolaylaştırıyor.

Telefon, tablet, bilgisayar veya kabartma ekran gibi son teknolojik donanım ve imkanlarla diğer insanları, bizlerin yardımına koşturuyor… Bu bağlamda Rabbimize ne kadar şükretsek yine de az olduğu kanaatindeyim. Rabbimize sonsuz sayıda hamd-ü senalar olsun.

KABARTMA EKRAN NEDİR? ÖĞRENMEK İÇİN TIKLA.

HAYATIM KOLAYLAŞTI HEM DE BÜYÜK BİR ANLAM KAZANDI

Can kardeşlerim! Ben kabartma ekranı beş yıldır 2016’dan beri Türkiye’de ilk kullananlardan biriyim. Bu cihazla hayatım hem kolaylaştı hem de büyük bir anlam kazandı. Ben 66 yaşındayım. İlk ve ortaokul tahsilimi 1960’lı yıllarda Ankara Körler Okulları’nda tamamladım. Yine Ankara’da 1970‘li yıllarda Kurtuluş Lisesini ve Ankara Hukuk Fakültesini bir sürü zorluklar ve imkansızlıklar içinde okudum. Yine aynı imkansızlıklar içinde Ankara Adliyesinde avukatlık stajımı tamamladım. 1974 yılından başlayarak TRT Kurumunda bilfiil tam 32 yıl çalışıp 2005 yılında emekli oldum. Doksanlı yıllarda Görbir‘in genel başkanlığını yaptım. Fakat bu süreçte çok büyük zorluklar yaşadım. Zira o yıllarda bilgisayar yok, cep telefonu yok, kabartma kitaplar yok… Peki ne var o yıllarda? Bolca sıkıntı var, imkansızlıklar var. Şimdilerde antika sayılan yüzlerce kasetiyle bile ihtiyacımı tam karşılamaktan uzak olan ve sadece ses kaydetmekten başka bir işe yaramayan teypler var! O kasetler hem çok pahalı hem hacimli olduğundan arşivlemek çok sıkıntılı, hem de bozulma ve şeritlerinin kopma ihtimali pek yüksek idi! Aradığın konuları, sayıları bine ulaşan kasetler arasında bulabilmek neredeyse imkansızdı!… Gideceğiniz yere bunları taşımak da ayrı bir dert idi…

Sevgili kardeşlerim! Allah‘a şükürler olsun ki: beş yıldır kabartma ekranla tanıştım. Okumayla, yazmayla, kaydetmeyle ve arşivlemeyle ilgili bütün sorunlarım son buldu. Türkiye’de ve dünyada Risale-i Nur‘u ilk defa kabartma şekilde yazan ve okuyan kişi benim. Görme engelli hem bayan kardeşlerimiz hem de erkek arkadaşlarımızla yıl içerisinde okuma programları yapıyoruz. Ayrıca yaz tatillerinde ve ara tatillerde değişik illerde Türkiye görme engellileri olarak Kura-ı Kerim ve Risale-i Nur okuma programları düzenliyoruz. Erkekler grubunun adı Nur engel tanımaz, bayanlar grubunun adı ise Nur engeli aşar. Bu programlara Kabartma Kuran, kabartma Cevşen, Kabartma Risale kitaplarını taşıyacağım diye eskittiğim valizlerin sayısını inanın hatırlayamıyorum. Taşıma esnasındaki zahmetler de cabası!